lundi 28 février 2011

Bay Golatkin'in bakisi


Bay Golatkin nedense hep yanlis zamanda gelir ve kisisel bir sorununu birine acmaya calistiginda da bocalardi. Boyle zamanlarda hep oldugu gibi yine hangi cumleyle baslayacagini bilemeyip ozur niteliginde bir seyler mirildandiktan sonra ne yapacagina karar veremez bir halde bir sandalyeye oturuverirdi. Birden, oturmasinin soylenmedigini hatirlayip durumun uygunsuzlugunu hissetti, sosyal etiketine ve kibarlar sinifina yakismayan bu hareketini duzeltmek icin teklifsizce oturdugu sandalyeden kalkti. Aklini basina toplayip iki pot birden kirdigini farkederken, hic gecikmeksizin ucuncu bir pot daha kirdi ve ozur dilemeye kalkisti. Gulumseyerek bir seyler mirldandi, kipkirmizi oldu, sasirdi ve anlamli bir sessizlige gomuldu. Bu kez kararli bir sekilde tekrar oturdu, dusmanlarini kule cevirip mahvedecek gucte, meydan okuyan bir bakisla kendini korumaya aldi. Ayrica bu bakis, Bay Golatkin'in herkes gibi kendi hayatini yasadigini ve baskalarinin dusunceleriyle ilgilenmeyen, ozgur bir insan oldugunu da gosteriyordu.


Dostoyevski 
Oteki  





dimanche 27 février 2011

Je m'étends sur mon lit



Journée de torpeur abominable, comme, hélas, je crois que je n'en ai connu de semblables qu'ici. Influence du temps, du climat ? Je ne sais; je me traîne d'une occupation à l'autre, incapable d'écrire la moindre lettre, de comprendre ce que je lis, ou même, au piano, de faire correctement une simple gamme; incapable même de dormir lorsque, par désespoir et désireux de m'évader, je m'étends sur mon lit. 

André Gide 
Journal des Faux-Monnayeurs